-Serinin Sırası-
1.Cadı
2.Değişim
3.Karanlık
4.Ejderha Cadı
5.Gece Avcısı
6.Şeytan Kadın
7.Kemik Büyüsü
8.Hasat Avı
9.Kanlı Seçim
Kitapların tanıtımlarına, kapaklarına bakınca cazibesine kapılıp okuma hevesiyle dolabilirsiniz. Ama uyarmalıyım; beklentileriniz düşük olsun. Çünkü hiçte göründüğü kadar mükemmel bir seri değil. Aksine hayal kırıklığı ile dolu.
Tamam, evet. Kesinlikle çok ilgi çeken bir konusu var serinin. Amaaa...
Bu seri yarı peri olan üç kız kardeşin hikayesini anlatıyor.
Camille
Delilah
Menolly
Bu üç kardeş öteki dünya denilen farklı bir boyutta doğmuşlar. Ama seri boyunca dünyada yaşıyorlar. Babaları periyken anneleri safkan insan. Bu genetik bozukluk nedeniyle çeşitli sıkıntılar da yaşıyorlar. Mesela Camille bir cadı ama yarı peri olduğu için büyüleri genellikle ters tepip başına bela oluyor. Delilah bir kedi kadın ama büyük kedilerden birine dönüşmek yerine sarman bir kediye dönüşüyor. Menolly de çok başarılı bir akrobat. Ancak bazen bu çevikliğinden eser kalmıyor. Ki tam da böyle bir anda psikopat vampir Dredge'in eline düşüyor. Dredge ise türlü türlü işkencelerden sonra Menolly'yi vampire dönüştürüyor.
Hikayenin ana konusu ; kız kardeşlerin bizim dünyamız ve öteki dünyayı birbirinden ayıran sınırları korumak için yapılan ruh mühürlerini bulmak ve saklamak. Gölge Kanat denilen bir şeytani örgütte bu mühürlerin peşinde ve kız kardeşler her kitapta hem bu örgütten düşmanlarıyla savaşıyor, hem normal hayatlarına devam etmeye çalışıyor.
Böyle anlatılınca bana bile "Ya aslında güzel hikayesi var" dedirtti. Öyle, hikaye güzel ama yazar bunu hiçte beklenildiği kadar iyi anlatamamış
Hayal gücü var ama yazarlık yok. Dolayısıyla kitapları okurken sanki çok satan bir yazarın kitaplarını değil de internette paylaşılan amatörce hikayeleri okuyormuş gibi hissediyor insan. Her olayı böyle büyütür büyütür büyütür ama hiçte öyle değildir aslında. Mesela bir kavgaya girecekleri zaman herkes çok korkmaya, heyecanlanmaya, depresifleşmeye başlar ama o çok korktukları kavga 2 sayfada biter. Veya hissedilen duyguları eksik anlatır.
Açıkçası kitaplar tatmin etmiyor.
Yazarın yaptığı şöyle iyi bir ayrıntı daha var. Kitaplar kız kardeşlerin gözünden anlatılıyor. Yani 1. kitap Camille'in, 2. kitap Delilah'ın, 3.kitap da Menolly'nin gözünden anlatılıyor. Ve bu döngü seri boyunca devam ediyor.Bu iyi bir şey aslında. Tekdüzelik yerine Camille'in normal, Delilah'nın safça, Menolly'nin ise asabi anlatım tarzıyla her kitapta ayrı bir tat alabilirsiniz. Benim favorim ise Menolly'ninki :)
Serinin yurtdışın 15 kitabı çıktı. Ama ülkemizde daha yeni 9. kitap yayınlandı.
Ben şu an 8. kitap olan Hasat Avı'nı okuyorum. En sevmediğim kızkardeş olan Delilah'ın gözünden anlatılıyor .
Seriyi beğenmezken neden okuduğumu merak ediyorsanız söyleyeyim; evde öyle okunmamış okunmamış durması hoşuma gitmiyor :) biraz da meraktan okuyorum ama yine de lafımı esirgemiyorum.
Anlatmak istediğim nokta şu ki öyle ahım şahım bir seri değil. Boş yere vaktinizi ve paranızı harcamayın. Ya da illaki "Ben bu türü seviyorum ya bir bakayım" derseniz, çok fazla ümitlenmeyin, beklentilerinizi düşük tutun der ve yazımı burada bitiririm.
Kendinize İyi Bakın ^^
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder